Bremen’li Kaşif Esenyurt Escort Bayan Melisa
Babam Bremen’liydi. İngiltere’de Hull şehrine yerleşmiş ve orada Robinson adh iyi bir ailenin kızıyla evlenmişti. O yüzden bana da aynı ismi vermişlerdi.
Fakat herkes beni. Ailenin en küçük oğlu olduğum ve bir meslek de öğrenmediğim için daha küçük yaşta kafamı türlü fikirlerle doldurmuşlardı.
Yalnız aklıma geleni hemen yapmaya da kalkmadım.. Annemi bir kenara çekerek önce bütün dünyayı görmeyi arzuladığımı açıkladım. On sekiz yaşındayım.
Babam, bir sabah beni çağırıp uzun uzun öğütler verdi. Sözlerinin beni etkilediğini de belirtmeliyim. Böylece denize açılmaktan vazgeçip babamın isteğine uyarak evde kalmaya karar verdim. Ama birkaç hafta sonra bu kararımı unutuverdim.
Eğer babamla konuşup bir deniz yolculuğu yapmam için izin almazsan, yanına gireceğim kimseyi bırakıp kaçarım dedim. Bu yolculuktan memnun kalmayıp eve dönersem bir daha gitmeyeceğime ve iki misli çalışacağıma da söz veriyorum.
Annem bu sözlerime çok üzüldü ve babamdan asla izin istemeyeceğini söyledi. Fakat yine de anlattıklarımı babama tekrarladı. Babam da Bu çocuk evinde kalırsa mutlu olur.. demiş..
Bremen’li Kaşif Esenyurt Escort Melisa
Eğer buradan uzaklaşırsa çok mutsuz olacak. Onun için kendisine izin veremem.
Ancak bir yıl sonra evden kaçabildim; Bir arkadaşım babasının gemisiyle seyahate çıkacaktı. Yolculuğun bana bedavaya geleceğini söyleyerek kendisine katılmamı istedi ve kendisi Esenyurt escort bayan olarak çalışıyordu..
Ben de, babam ve anneme bir şey sormaya gerek görmeden, Londra’ya hareket edecek gemiye bindim. Hiçbir macera düşkünü gencin dertleri benimki gibi hemen başlayıp bu kadar da uzun sürmemiştir. Daha Humber ’den açılır açılmaz hava patladı. O vakte kadar denize hiç çıkmamıştım.
Beni hemen deniz tuttu ve dehşete kapıldım. Bu korkunç fırtınadan gemiciler bile korktular. Kaptan, gemisini korumayı istiyordu tabii. Onun bir kaç defa Tanrım, bize acı. Hepimiz mahvolacağız gibi laflar ettiğini de duydum.
Deniz adeta dağlara çıkıyordu. Geceye doğru ikinci kaptanla porsun süvariye ana yelken direğini kesmeleri için yalvardılar. Kaptan buna yanaşmıyordu fakat bunu yapmazlarsa geminin karaya oturacağı söylenince, çok istemeden razı oldu.
Neyse ben karaya oturmanın anlamını bilmediğim için korkmuyordum. Gece yarısı adamlardan biri geminin dibinin delindiğini haber verdi. Bir başkası da ambarda suyun bir metreyi aştığını söyledi.
O anda öleceğimi sanarak yatağıma uzandım, ama adamlar beni kaldırdılar ve kendileri gibi su boşaltmamı istediler. Biz durmadan uğraşıyorduk, ama bardaki su da gitgide yükseliyordu.
Bu gidişle karaya oturacağımız belliydi. Neyse ki fırtına biraz hafifler gibi oldu ve o sırada civarımızda bulunan başka bir gemi bizi kurtardı. Biz ayrıldıktan kısa süre sonra teknenin suyun dibine gittiğini gördüm. O zaman karaya oturmanın bir anlamının da batmak olduğunu escort Esenyurt gibi öğrendim.
Yaşlı adam da bana dönerek, Delikanlı dedi. Bir daha denize çıkma sakın. Olanlardan senin denize çıkmaman gerektiği anlaşılıyor.
Fakat efendim.. diye cevap verdim; Siz de artık denize çıkmayacak mısınız?
Bu ayrı konu. Bu benim işim ve dolayısıyla da görevim. Fakat iş seni sınamaya kalınca bak ne oldu? Tanrı, ısrar edersen başına neler geleceğini gösterdi böylece. Belki de bütün bunlar senin yüzünden başımıza geldi.
Arkadaşımla babasından ayrıldıktan sonra karadan Londra’ ya gittim. Bu arada lar la ne yapacağımı düşünüyordum. Eve mi yoksa denize mi gitmeliydim? Eve dönersem komşular benimle alay edeceklerdi. Hem annemle babamın ve tanıdıkların yüzüne de bakamayacaktım.
Londra ’da bir gemi kaptanıyla tanıştım. O dünyayı görmeyi arzuladığımı duyunca beni gemisine parasız almayı teklif etti. Buna karşılık gemide çalışacak ve ticareti öğrenecektim.
Bunu severek kabul ettim. Kaptanın sözlerini dinleyerek yanıma kırk Sterlinlik türlü boncuk, ayna vb. almıştım. İleride bunları satıp ticaret yapacaktım. O dürüst kaptan sayesinde matematik ve seyr-i seferi de öğrendim. Geminin rotasını nasıl hesaplayacağımı ve bir gemici için gereken her şeyi bana öğretti.
Zira bu yolculuk sayesinde, hem gemici hem tüccar olmuştum. Dönüşümde iki buçuk kilo altın tozu getirdim ve Londra ’da bunu üç yüz sterline sattım.. Böyle kazançlı çıkmak türlü hayallere kapılmama neden oldu ve bu da beni mahvetti.
Çok iyi bir insan olan kaptan, Londra ’ya döndükten kısa bir süre sonra öldü. Ben yine aynı gemiyle yolculuğa karar verdim. Geminin ikinci kaptanı da süvari olmuştu artık. Paramın yüz sterlinini yanıma alıp kalanını da bana çok iyi davranmış olan ölen kaptanın eşine emanet ettim.
Fakat bu sefer de başıma korkunç bir felaket geldi. Kanarya Adalarıyla Afrika sahili arasından geçerken bir korsan gemisi yelkenlerini açarak peşimize takıldı. Korsan gemisi kısa süre sonra bizi sıkıştırdı ve altmış kişi birden güvertemize atladılar. Hemen halatlarımızı, yelken donanımlarımızı kesmeye başladılar.
Biz karşı koyma. ya çalıştık. Ama bu acı öyküyü kısa keseyim. Sonunda üç adamımızı öldürüp sekizini de yaraladılar. BiZler de teslim olmak zorunda kaldık.
Bizleri alarak Faslıların limanı olan Sallee ’ye götürdüler. Korktuğum gibi beni karaya çıkarıp, diğer adamlarla birlikte saraya gibi satmadılar. Genç ve çevik olduğum için korsanların kaptanı beni kendisine esir seçti. Tüccarlıktan yoksul bir tutsak haline gelmek çok acıydı.
Babamın öğütlerini hatırlayarak onun haklı olduğunu düşündüm. Yeni patronum, daha doğrusu efendim beni alarak evine götürdü. Onun için de bir daha seferde beni yine gemisiyle götüreceğini sanıyordum. O zaman da başka bir savaş gemisi beni kurtarırdı herhalde.
Fakat bu ümidim kısa süre sonra söndü. Korsan tekrar denize açılacağı zaman beni küçük bahçesine bakmam için evde bıraktı. Geri döndüğünde de kamarasında kalmamı ve gemiye göz kulak olmamı emretti. Ben sadece kaçmayı düşünüyordum.
Konuşabileceğim ne bir İngiliz ne İrlandalı ne İskoçya ‘lı vardı. İki yıl böyle kaçmayı düşledim. Sonunda acayip bir fırsat çıktı. Efendim, sahildeyken balık tutmaya çıkıyor ve akrabası olan bir gençle beni de yanına alıyordu.
Çünkü ikimiz de bolca balık tutabiliyorduk. Küçük kamarası olan yelkenliyle sık sık balığa çıkmaktaydık. Efendim, bir gün iki üç arkadaşını da alarak yelkenliyle çıkıp eğlenmeye karar verdi. Onun için de bizimle epey malzemeyi kayığa yolladı. Ertesi sabah her şey hazır. Biz misafirler için her tarafı silip temizlemiştik. Fakat efendim tekneye gelerek ahbaplarının işinin çıktığını söyledi.
Sen Moley ’ le git ve balık tut diye emretti. Balık yakalar yakalamaz eve getir.
O anda kurtulacağımı düşündüm. Bu küçük tekneyle oradan uzaklaşabilirdim. Korsan gider gitmez de uzun bir yolculuk için hazırlığa giriştim.
İlk önce Moley ’ le konuşarak, Tekneye bol yiyecek alalım dedim.
Efendimizin yemeğini yiyemeyiz.
O bunu kabul ederek gidip bir büyük sepet dolusu peksimet ve üç küp de su getirdi. O sahildeyken ben de gidip efendimizin diğer yiyeceklerini ve bu arada kocaman bir parça balmumu, bir yumak sicim, bir balta, bir testere, çekiç ve daha türlü şeyi tekneye doldurdum. Daha sonra o balmumundan yakacak mum yapmakta yararlandım.
Moley gelince de Efendimizin silahları teknede dedim;
Bize biraz barut ve saçma bulamaz mısın? Belki birkaç da kuş vururuz.. Başını salladı.
Biraz sonra bir kilo barut dolu bir torba ve içinde iki buçuk, üç kilo kurşun bulunan küçük bir çuvalla geldi. Biz limandan bir mil kadar ayrılınca yelkenimlzi toplayarak balık tutmaya başladık. Fakat ben oltama gelen balıkları tutmuyor ve kaçırıyordum. Sonunda bunu uygun bularak baştaki yelkeni açtı.
Ben de dümeni yanımdaki Zury adlı diğer gence verdim. Usulca Moley ’in arkasından yaklaşıp bir hamlede kendisini suya attım. O hemen suyun yüzüne çıkarak, Beni yanına al diye yalvardı, Seninle dünyanın öbür ucuna bile gidebilirim.
Rüzgar hafıf olduğu için hızla yüzerek peşimden geldi. Az kalsın tekneye erişecekti, ama ben hemen kamaraya girip silahlardan birini kaptım. Namluyu ona doğru çevirdim. Canını yakmayı istemiyorum. Fakat sen rahatlıkla sahile yüzebilirsin. Deniz sakin. Gidersen sana zararım dokunmaz, ama aksi halde seni başından vururum. Çünkü kurtulmaya ve Esenyurt escort bayan ile görüşmeye kararlıyım.
Evet karalı idi genç adam ücretli bayan arkadaş Esenyurt kızı ile görüşmeye çünkü aşıktı o na.. Yani bu profil sayfasının sahibi olan bana yani bayan escort Esenyurt Melisa ‘ya ben kendimi sizlere tanıtmak için böyle bir yol seçtim ve bu durumdan çok memnunum..
Bunun üzerine dönerek sahile doğru gitti. Çok iyi yüzücü olduğu için sahile çıktığından eminim.
Sonra benden küçük olan Zury ’e dönerek, Bana sadık kalırsan çok büyük bir adam olmanı sağlarım. dedim. Ama kötülüğe kalkarsan seni de suya atarım.
Genç gülümseyerek bana sadık kalacağına yemin etti. Bütün dünyayı benimle dolaşmaya hazır olduğunu da ekledi.
Hava kararmaya başlamıştı. Rotayı doğuya çevirdim. İyi rüzgar alıyorduk. Ertesi gün karayı gördüğümüz zaman Fas İmparatorunun topraklarından en az elli mil uzaktaydım sanırım. Devamlı yol alarak gece olunca sahile epey yaklaştık. Niyetim yüzerek karaya çıkmaktı.
Fakat birden havlayan, uluyan, bağıran yaratıkların sesi etrafta yankılanmaya başladı. Zavallı Zury korkarak, Sabah olana kadar sahile çıkmayalım.. diye yalvardı. Zury, istediğini yapacağım, fakat gündüz karşılaşacağımız kimseler bize bu vahşi yaratıklar kadar kötü davranabilirler.
Zury, O zaman silahlarımızla onları vurur, kaçımız diye güldü. Onun böyle neşeli olması cesaretimi arttırdı. Bizim patronun içkisinden ona birazcık verdim. Böylece daha da neşelenmesini sağladım.
Zury’nin düşüncesi doğruydu. Demir atarak geceyi orada geçirmeye hazırlandık. Ama hiç uyuyamadık. Çünkü iki üç saat içinde isimlerini bilemediğim çok kocaman vahşi yaratıkların sahile indiklerini ve sularda yuvarlanarak serinlediklerin gördük. Çıkardıkları sesler de çok korkunçtu. Ömrümde böyle sesler duymadığımı söylemeliyim.
Zury dehşete kapılmıştı. Ben de öyle. Fakat o kocaman yaratıklardan biri yüzerek teknemize yaklaşınca büsbütün ödümüz patladı.
Onu göremiyorduk ama solumasından çok kocaman ve öfkeli bir canavar olduğunu anlamıştık. Zury onun bir aslan olabileceğini söyledi. Ne olur demir alıp buradan kaçalım diyerek yalvardı. .
Ben buna yanaşmadım ve o sırada yaratığın birden iki . kürek boyu ötede olduğunu fark ettim. Hemen kamara kapısında durup tüfeği kaldırarak ona ateş ettim. Yaratık birden dönerek yine sahile doğru yüzdü. O gece sahile çıkmamıza imkan olmadığını anladım. Hoş, gündüz oraya çıkmak da ayrı tehlikeliydi: Belki de orada vahşilerin eline düşecektik.
Fakat karaya da çıkmak zorundaydık Çünkü suyumuz kalmamıştı. Zury, Ben testilerden birini alıp su getireyim.. dedi.
Neden sen gidecekmişsin?
Genç büyük bir sevgiyle, Vahşiler gelirlerse beni yerler.. diye cevap verdi..
İşte bu bana aşık olan adamın bana kavuşmak için yaşadıklarının sadece çok küçük bir kısmı.. Ben bu derece de bağımlılık yapan bir Esenyurt escort bayan olarak bana ulaşmanızı bekliyor olacağım.. NUMARAM
Bir yanıt yazın